Evdeki Kimyasallar Çocukları Hasta Ediyor

Çoğumuz farkında değiliz ancak evde birçok kimyasalla birlikte yaşıyoruz. Hem bizim hem de çocuklarımızın sağlığını tehdit eden kimyasalların bilincinde olmak; en azından evdeki kullanımlarını en aza indirmek sağlık için atılmış iyi bir adım olacaktır.

Kimyasalların doğurganlığı azaltmadan sinir sistemini tahribe birçok yan etkisi bulunuyor. Her gün ufak miktarlarda maruz kaldığımız bu kimyasallar, vücutta birikerek tahribata yol açıyor.

Evinizde en azından şunları yapabilirsiniz:

  • Olabildiğince organik ürün kullanmaya dikkat edin. Üzerinde “organik” yazan her ürüne güvenmeyin; sertifika araştırın.
  • Sirke, karbonat, limon, uçucu yağlar, zeytinyağı gibi doğal ürünler evde temizlik için idealdir. Çamaşır makinesinden bulaşık makinesine, yer temizliğinden halı silmeye kadar bu ürünleri kullanarak temizlik yapabilirsiniz
  • Makyaj malzemeleri, deodorant, şampuan, duş jeli gibi ürünler oldukça fazla kimyasal içerir. Bu ürünler yerine zeytinyağlı sabun, organik makyaj malzemeleri kullanabilir; uçucu yağlar; örneğin lavanta ilave ederek hoşunuza gidecek kokular elde edebilirsiniz.
  • Anti-bakteriyel sabunlar sanıldığının aksine masum değil. Bunun yerine doğal sabunlar kullanabilirsiniz. Amerika Birleşmiş Devletlerindeki Minnesota eyaleti anti-bakteriyel ürünlerde kullanılan ‘triclosan’ maddesinin kullanımını Ocak 2017’den itibaren yasakladığını duyurdu.
  • Çamaşır suyu solunması bile zararlı bir ürün. Mutlaka kullanacaksanız suyla seyreltebilirsiniz; ancak bunun yerine elma sirkesi deneyebilirsiniz.
  • Bebek (ve kendi) çamaşırlarınızı organik ürünlerle yıkayın. Yumuşatıcı kullanımı asma tetikleyicisi olabileceği için kullanmaktan kaçının.
  • Yeni aldığınız bebek kıyafetlerinin çoğu fabrikadan dükkanlara yolculuk sırasında kırışmasın diye ‘formaldehyde’ ile spreylendiği için mutlaka yıkamalısınız.
  • Tarım ilacı kalıntısı büyük bir sorun. Meyve ve sebzelerinizi öncelikle sirkeli suda bekletin, durulayın, daha sonra kullanın.
  • Mikrodalganın zararlı olup olmadığı hala araştırılıyor. Besinlerinizi düşük ısılarda ısıtmaya; tekrar tekrar ısıtmamaya dikkat edin.
  • Oda spreylerinin, kokularının zararlı olduğu kanıtladı. Hamilelikte bebeğin gelişimini olumsuz etkilediği, bebeklerde de kulak ağrısı ve ishal yaptığı araştırmalarla kanıtlandı. Doktorlar asmayı tetiklediği konusunda uzun süredir insanları uyarıyorlar. Bazı oda spreyleri kötü kokuları maskeleyerek, bazıları ise kötü kokuları başka kimyasallar sayesinde hapsederek işlem görürler. Her ikisinde de kimyasallara maruz kalırsınız. Oda kokusu olarak kullanılan çubuklar da aynı şekilde zararlı bulunmuş. Bu tip kokular kullandığımızda kendinizi ve evinizi daha temiz hissediyor olabilirsiniz ama daha temiz olmanın kesinlikle daha sağlıklı olmadığını bilmelisiniz. Sevdiklerinizin sağlığı açısından bu tip ürünleri kullanmaktan kaçınmalısınız.
  • Parfümlerin astımı tetiklediğini unutmayın. Özellikle üzerimize sıkça kullandığımız parfüm ve deodorantları mecbur kalmadıkça kullanmamakta fayda var.
  • Evdeki kimyasallar özellikle 0-6 yaş çocuklarının dikkatini çeker. Birçok kimyasal içme vakasına rastlanır. Kimyasalları asla içme şişelerine koymayın ve her zaman çocuklarınızdan uzak yerlerde tutun. Çocuğunuz kimyasal içtiyse kusturmaya çalışmayın, bu tahrip edici bir durumdur. Bunun yerine en yakın hastaneye hemen gidin.
  • Amerika Zehir Kontrol Merkezleri Birliği (AAPCC), evde kullanılan temizlik ürünlerine maruz kalmanın bir sağlık kuruluşunda tedavi gerektirecek kadar zehirli olduğunu ifade ediyor. En çok zehirlenme lavabo açıcıları, tuvalet temizleyicileri, ağartıcılar(klorak), sabunlar ve deterjanlardan kaynaklanıyor.
  • Bebek alt temizliğinde parfümlü ıslak mendil kullanmayın. Bunlar çeşitli lezyonlara sebep olabilir. Yenidoğan bir bebek için ilk 2-4 hafta boyunca ıslak mendil kullanımı önerilmemektedir. Eğer kullanılacaksa da alkolsüz ve parfümsüz olmalıdır. Prematüre bebeklerde cilt bariyeri henüz yeteri kadar gelişmediğinden daha da uzun süre kullanılmaması önerilmektedir.
  • Aldığınız her ürünün etiketini okuyun ve gereken miktarlarda kullanın. Örneğin, diş macunları.
  • Evinizi her zaman havalandırın ve paspas kullanın.
  • Çocuğunuza aldığınız oyuncaklara dikkat! PBBsve PBDEs‘nin Avrupa Birliği ülkelerinde, elektrikli ve elektronik ürün yapımında kullanılması 2005 Temmuz ayında yasaklanmıştır. Çocuk oyuncaklarında 6 fitalatın kullanımı yasaklanmıştır. Aldığınız oyuncakların güvenilir markalar olduğundan emin olun ve etiket okumayı alışkanlık haline getirin.

Gıda ambalajlarında ve özellikle plastik şişelerde kullanılan BPA (Bisphenol A) kimyasalının gıdalara karıştığı ve zararlı etki yaptığı söylenmektedir. Gıdalara karışmasına rağmen vücutta birikme yapmadığı ve hızlıca atıldığı da ileri sürülmektedir. Anne karnında BPA’ya maruz kalan kız çocuklarında hiperaktivite, depresyon ve ansiyete gelişebileceği belirtilmektedir. Henüz kanıtlanmasa da BPA konusunda da dikkatli olmakta fayda var. Avrupa Gıda Güvenliği Enstitüsü (EFSA) maruz kalabileceğimiz maksimum miktarı günlük 0.05mg/kg olarak belirlemiştir. Yapılan araştırmalar Avrupalıların çoğunun bu oraların çok altında maruz kaldığını göstermektedir. Ama unutmamakta fayda var, Türkiye’de bu tip bir istatistik maalesef bulunmamakta ve bu tip kimyasallar sıcağa maruz kaldığında daha çabuk gıdalara karışıyorlar. Bu ürünleri mümkün olduğunca dikkatli kullanmanızı öneriyoruz.