İnsan Her Şeyi Sayabilir mi?

Uçanbalık Yayınları etiketiyle çıkan Sayıların En Büyüğü, şimdiye dek sayılar üzerine hazırlanmış en sıra dışı kitap “Sıfır”dan, adı konulmuş en büyük sayılardan biri olan “googolpleks”e kadar tüm sayılar hakkında yazılan bu eğlenceli resimli öykü, çocukların öğrenme ve çevrelerini anlama çabalarına rehberlik edecek.

Norveçli yazar Magnus Holm ile ressam Rune Markhus‘un kaleme aldığı Sayıların En Büyüğü, evreni sayarak ve karşılaştırarak anlamaya çalışan bir kız çocuğunun ailesiyle birlikte yaptığı bir seyahati anlatıyor. Beş yaşındaki Lina saymaya bayılıyor, hatta dağ evlerine giderken yol üzerindeki bütün telefon direklerini sayabiliyor. Sıfır en küçük sayı diye düşünüyor Lina.

Peki ya en büyük sayı?

Babasından adı konulmuş en büyük sayılardan biri olan googolpleks’i duyduğundan beri Lina anlamaya çalışıyor. Googolpleks gökyüzündeki yıldızların sayısından da mı büyük? Babasının çalıştığı üniversiteden de mi büyük? Acaba anlamamızın bile mümkün olmadığı bu kadar büyük bir sayı ile neler yapabiliriz?

Googolpleks: Googolpleks dünyanın en büyük sayısı değil; ama düzgün bir ismi olan en büyük sayılardan biri. Matematikçi Edward Kasner, dokuz yaşındaki yeğeni Milton Sirotta’dan hayal edilemeyecek kadar büyük bir sayıya isim vermesini ister. Milton bu sayıya Googol adını verir. Bununla yetinmeyen Milton, ardından daha büyük bir sayı tanımlar: Googolpleks. Bu sayı “1’den sonra yoruluncaya kadar ‘0’ yazmak” olarak tarif ediliyor ve 10^googol olarak gösteriliyor.